Bir yılı daha geride bırakırken aklımdan geçen şeyleri yazıya dökmek istedim.Acısıyla tatlısıyla hastalığıyla sağlığıyla koca bir yılı daha geride bırakıyoruz neler yaşandı neler ertelendi şimdi bunları uzun uzadıya yazmanın bir anlamı yok ama genel anlamda yorucu hüzünlü bazen neşeli çoğu zaman sıkıcı uğraştırıcı bir çok badireden geçilmiş bir yıl oldu.Sadece ben değil bir çok kişinin benim gibi düşündüğüne eminim. Her geçen yıl yaşamak daha zorlaşıyor sanki özlemler daha ağır geliyor yüreğe,yolculuklar zor geliyor. Özlesen de gidip göresin gelmiyor sanki Hatta belki özlemek bile zor her gün bir şekilde iletişim halindesin insanlarla eskiden sadece sms vardı şimdi internet telefonlarda bir çok uygulama ile görüntülü görüşüp hasret gideriyor insanlar özlemek bile lafta kaldı belkide. Kötü bir şey mi tabiki değil ama eskiden çok özlerdik burnumuzun direği sızlardı adını anınca şimdi öyle mi? Bence değil özledim diyorsun ama içi boş gibi geliyor bana.Kelimelerin içi boşaldı sanki sosyal medyada o kadar çok özlü söz okuduk gördük ki birisinin kurduğu bir cümleyi aa bu şu kişinin biliyorum ben bunu diyorsun yani duyduğun kişiye değil asıl sahibini düşünüyorsun ve karşındaki kişinin ne demek istediği çokta umrunda olmuyor...Sonra samimiyetsiz dostluklar alışıla gelmiş sohbetler hissedemediğin sevgiler içinde boğulup bir çıkış yolu arıyorsun...
Yinede zaman bizi beklemiyor çok çabuk fark ettirmeden geçiyor,zaman zaman saniyeler asır gibi gelse de aslında bir bakmışsın ömür geçmiş.Bir yılı daha geride bırakıyoruz işte iyisiyle kötüsüyle sevgisiyle nefretiyle özlemiyle vuslatıyla.... bu yılda gelmesi gerekenler gelmedi araması gerekenler arayıp sormadı canları sağ olsun olmasına da insan bi arar be bi merak eder hayırsızlar... Kesinlikle sizlerinde aramasını beklediğiniz birisi yada keşkee arasa diyen biri vardır arayın yaa bi arayın ne kaybedeceksiniz 😋 ha bana hiç bakmayın benimde aramasını beklediğim birileri var ama numaramı değiştirdim aramak istiyorsa baya bi uğraş vermesi gerekecek 😆 benim aramamı bekleyenlerde vardır tabi ama hiç kusura bakmasınlar geçmişe mazi derler bizde 😁 gidene kal demeyiz giden gitmiştir bizim için gittiği gün bitmiştir 😎 yalanımı da sevsinler bunca yazı bunca dil kime dökülüyor tabi orası ayrı mesele hiç karıştırmayalım... neyse ne biz yolumuza bakalım iyi dileklerle gelecek yılın daha umutlu dama mutlu geçmesi için dua edelim yapacak bir şey yok 😏 herkese iyi seneler yeni yılı kutlamıyorum ben ama bu yazı yılın son gününe düşülmüş bir not olsun dedim birde iyi dileklere bir vesile İnşaAllah 2017 keşkesiz bir yıl olur mutlu olmak isteyenler mutlu olur huzur isteyenler huzur bulur tabi hastalarımızı unutmayalım Rabbim tüm hastalarımıza acil şifalar nasip etsin... Sevgiyle kalın dostlar 😉
Miziklerim ;)
31 Aralık 2016 Cumartesi
28 Aralık 2016 Çarşamba
Gel ki... Adın eksilmesin dilimden...
...
Özlemin alev alev yandığı saatler bunlar. Gün çekiliyor, ay parlıyor. Haydi, geleceksen şimdi gel. Umudunla, yüreğinle, sevdanla gel, yık karanlığımı. Hayata dair kötü olan ne varsa yık onları, beni yeni umutlara sürükle. Aşkın en koyusuna en tutkulusuna götür beni.
Bin yıldır bekliyor gibiyim seni. Bin yıldır karanlık bir odada tek başıma oturuyorum sanki. Kim girip çıkmışsa hayatıma, kim talan etmişse yüreğimi hepsini silmek için gel. Bir tek sen kal içimde. Seni bileyim bundan sonra. Sevdan yetsin bana. Senin aşkınla yaşamak istiyorum artık, öyleyse gel bekleme gel.
Seninle olmak, seni duymak, seni görmek, seni anlamak, seni yaşamak tarifsiz sevinçler yaşatacak içimde biliyorum.
Bu yüzden sesleniyorum sana. Dallarımdaki kurumuş yaprakları tek tek temizlemek için istiyorum artık. Gelişinle yeniden yeşermek, yeni yapraklar aşmak istiyorum. İster haber ver, ister verme, gel bekliyorum.
İstanbul’u sokak sokak geçip gel. Her sokakta kendi izini göreceksin, şaşırma. Nereye gittiysem senide götürdüm yoktun; ama yanımdaydın. Hep yüreğimde, hep aklımdaydın. Seni İstanbulsuz, İstanbul'u sensiz düşünemedim. Gel bu kentin tarihine en ölümsüz sevdayı yazalım. Nice aşka mezar olmuş İstanbul, bu kez kabul etsin yenilgiyi. Haydi, gel biz İstanbul olalım. Korkma gel, başkalarında gördü ün ihanetler, iki yüzlülükler, bitmek bilmeyen acılar yok bende. İlk kez bırak kendini kaygısızca. Yarını düşünmeden "ya sonra" demeden gel.
Bak günler anlamsızca geçip gidiyor. Oysa ömür dediğin şey üç günlük. Birlikte ve severek tüketmek varken günleri, böyle koyu karanlıkta kalmak niye? Gel haydi sensiz geçen günlere bir yenisini daha eklemek istemiyorum. Özlem yanıyor alev alev. Özlemin ateşini söndürüp aşkın ateşini yakmaya gel. Bekleme artık, geleceksen şimdi gel.
Gel ki... Adın eksilmesin dilimden...
Mehmet Coşkundeniz
21 Aralık 2016 Çarşamba
Aldatıldık!
18 Aralık 2016 Pazar
Başlıksız Yazım :D
eskilerden çok eskilerden bahsedeceğim, böyle diyince de kendimi çok yaşlı hissettim gerçekten önce yaslandım sonra yaşlandım hayatın tüm eğri büğrü yolları bana denk geldi doğru dönemeci bulupta düz yola çıkamadım bu yol öyle zor ki yüz kilometre yürüyorsun düz yolun bir kilometresine denk geliyo o derece.Neyse şimdi uzatmayalım herkesin yolu kendine tabi bu yollarda çok insanla karşılaşıyorsun kimi senin gibi bitkin düşmüş yorgun savaşçı kimi gazi olmuş kimi niyazi... insanlara dert anlatmak zor, bazen halini hatırını soranlara iyi olmasanda iyiyim diyorsun neden mi üst üste gelecek sorulara bile cevap verecek takatin yok çünkü.en yakınların bile seni dertsiz kedersiz biliyorsa işin çok zor demektir.onlara bile iyi rolü yaparak yaşadığın bir hayat gerçekten çok yorucu biliyorum çünkü bende o hayatı yaşamaya devam ediyorum.yani çokta bi dert sahibi değilim çok şükür belkide dillendirmek istemediğimdendir yada derdini seven bir kul olduğumdandır bilemiyorum mecalimi anlatmaya halim yok arada burda size derdimi döküyorum işte yazmak iyi geliyor yazdığım harflerin birleşimiyle oluşan cümleler o cümlelerin kazandığı anlam o anlamı okuyan bir kaç göz bunlar iyi geliyor bana aslında... sanırım blog yazarlığından bu yüzden vazgeçemiyor insanlar... bak yine yaptım eskilerden bahsedeceğim derken yaşlılığa ordan derde kedere ordan blog yazarlığına kadar uzanan bir yazı oldu bile işte buda benim halim neye başlasam sonuç bambaşka oluyor 😂 yapmak istediğim şey başka yaptığım şey başka ortaya çıkan şey bambaşka oluyor 😁 neyse o zaman o eskilerden başka sefere bahsedeyim sevgi ve selamla yazımı noktalayayım
Uykucunun selamı var 😉
Uykucunun selamı var 😉
17 Aralık 2016 Cumartesi
14 Aralık 2016 Çarşamba
12 Aralık 2016 Pazartesi
Serzeniş
Oldum olası kendini üstün gören insanlardan hazzetmem sanki dünyanın merkezi kendisiymiş gibi davranırlar.Başlarına bir şey gelse sanki dünyadaki en bahtsız insanmış gibi davranırlar, zannederler ki kendilerinden başka derdi olan yok herkes benimle ilgilensin herkes benim derdime üzülsün isterler. Dünyada dertsiz insan mı var ya Allah aşkına ? Kendilerine birisi uzak dursa tüm ilişkilerini keserler neymiş efendim derdiyle ilgilenmemiş... Ne yapalım yani tamam derdinizi dert bilip dua ediyoruz sizin kadar olmasa da elbette üzülüyoruz. Ama sırf her gün arayıp sormadık diye üzerimize çizik atıyorsanız daa siz bilirsiniz bu durumda yapabileceğimiz bir şey yok... Ben burdayım her zamanki duygularımla ve samimiyetimle... ister inanıp kabul edin isterseniz inanmayıp reddedin bu da size kalmış uykucudan selamlar 😎
10 Aralık 2016 Cumartesi
9 Aralık 2016 Cuma
7 Aralık 2016 Çarşamba
6 Aralık 2016 Salı
Dualarım bir gün kabul olursa
Bilirim yağmur değmemiştir saçlarına
Sonbahar rüzgarları savurmamıştır onları hiç
Ben şimdi böyle kırk ikindi yağmurlarını beklerken
Seninle ıslanmak isterdim sağanaklarda
Bilirim kuşlar kadar nazenin bir kalbin vardır senin
Gökyüzü kadar ferah bir dinginlik yüzünde
Hiç şiir yazılmamış hüzünlü gözlerinden alır güneş parlaklığını
Dua eden çocuksu ellerin kimseye değmemiştir bilirim
Ve derin bir ah çekip altını çizdiğin şiirler değer bazen kalbine
Uzun upuzun bir hikaye düşlersin , benim gibi bilirim
Sonra sen gelirsin aklıma
Sonbahar yaprakları düşer avuçlarıma
Suskunluklar savurup coğrafyama
İçime dinginlik veren hülyalarımı düşünürüm
Bilirim şehrin sen yaşadığın için dünyanın en kutlu beldesidir
Ve ne zaman kesişir yollarımız bilemem
Bildiğim bir şey varsa sevgilim
Dualarım bir gün kabul olursa
Bu şehrin tarih kokan sokaklarının birinde
Seninle karşılaşmayı dilerim...
5 Aralık 2016 Pazartesi
4 Aralık 2016 Pazar
üç beş kelam
Bu günde üç beş kelam edelim bakalım sessiz olmak aslında tam bana göre gibi görünse de sessizlik de hiç yakışmıyor bana tam bir çelişki anlayacağınız... Gülsem mi ağlasam mı bilmiyorum her türlü aksilik üstüste geliyor bir yandan da işlerim rayına oturuyor hayat benim için tam bir çelişkiler silsilesi.... Her şeyi anlatsam yok artık dersiniz o yüzden çokta bir şey paylaşamıyorum aslında.Bugünü yarını dünü her şeyi bir kenara bırakıp anı yaşamak lazım aslında yapabilene ne mutlu açıkçası benim için zor uykularımı kaçıran tedirginliklerim bile var.Bugünü bırak yarının endişesinden nefesim daralıyor bazen... Dünyada derdi olan bi ben miyim sanki diyorum rahat etmeye gelmedik dünyaya çeşit çeşit dertler var Allah çekemeyeceğini de sana vermez nasılsa elbet üstesinden geliriz bir şekilde hallederiz... Ölüm yok ya ucunda... Hem olsa ne olur herkes bir gün ölecek ve bir kez öleceğiz işte bunlar benim kendime telkin cümlelerim öneririm sizde kendinize söyleyin baya bir işe yarıyor... İşte böyle haftalar vızır vızır geçiyor bir seneyi daha geride bırakıyoruz daha çok var demeyin daha dün kasım ayına girmiştik aralık geldi gidiyor bile yapılacak çok iş var zamansa yetmiyor dünya teşlaşına.... Ömür akıp gidiyor size tavsiyem hiç bir şeyi ertelemeyin sevin sevilin dünya kimseye kalmıyor :)
2 Aralık 2016 Cuma
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)